Ömer Türker

Ömer Türker

web-sayi15-oturker-usul
Usûl, Yöntem ve Kriz

Genel olarak bir şeye başka şeylerin kökenini ve dayanağını oluşturması bakımından “asıl” adı verilir. Bir başka şeyin dayanağını oluşturma hem bilgi hem varlık için geçerlidir. Diğer deyişle varlığın hâricî, zihnî,

sayi14-twitter-web.

Birkaç aydır İsrail’in Gazze’yi işgali ve hiçbir değer ve otorite tanımadan Filistinlileri katletmesini canlı yayından izliyoruz. Neredeyse dünyanın her yerinde kalabalık bir kitle bu durumdan rahatsızlığını şu veya bu şekilde

İnsan tefekkürünün en ilginç konularından biri herhâlde tarihtir. Zira tarih adını verdiğimiz şeyin iki temel hususiyeti vardır. Birincisi, tarihin varlık tarzıdır. Buna göre hiç durmadan akan zamanda meydana gelen bir

Klasik dünyanın siyaset düşünürleri toplumsal bir varlık olarak insan hakkındaki tahlillere, insanın tabiatı gereği medenî olduğunu ilke kabul ederek başlar. Yazılı kaynakları Antik Yunan’a kadar uzanan bu ilkedeki medenî kelimesi,

“Allah işine galiptir ama insanların çoğu bunu bilmez.”(Yusuf 12/111)   İslam dini, nazarî ve amelî olmak üzere iki temel boyuta sahiptir. Temel inanç esasları, nazarî boyutu oluştururken; bu inançların gereği

“Biz, her şeyi apaçık bir kitapta sayıp yazmışızdır.” (Yâsin 36/12)   Nefsü’l–emr terimi, İslam düşünce tarihinde İbn Sînâ sonrası dönemde, bilhassa Fahreddin er–Râzî’yle birlikte, gündeme gelen bir sorun olarak görünür.

İslam düşünce geleneğinde teklifin dayanağının akıl olduğu hususunda ortak bir kanaat vardır. Tüm düşünürlere göre insan, bilen, bildiğinin farkına varan, idrâk ettiği şeyleri temyiz edip tanımlayabilen bir cevher olduğu için

Bir hadiste “Âlimler, nebilerin varisleridir” denir. Bu hadis, İslam ilimler geleneğinde âlimlerin tarihteki ve günümüzdeki sorumluluğunu oldukça özlü bir şekilde ifade eder. Zira Teftâzânî’nin Şerhu’l–Makâsıd’ın başında söylediği gibi İslam medeniyetinde

Şu kevn ü mekânı tutmuş ışığınNöbetin bekleyen alır keşiğinBeklemeli o sultanın eşiğinGünde yüz bin kere yüzler sürmeli —Âgâhî   Hakikat kelimesi, oldukça farklı bağlamlarda kullanılır. En yaygın tabir olan “hakikati

Genel olarak düşünce tarihinin en çetin meselelerinden biridir özgürlük. Bir yandan irademiz olduğunu ve bir kısım davranışlarımızı kendi irademizle tercih ettiğimizi hiçbir uyarıcıya ihtiyaç duymadan biliriz, diğer yandan da irademizi

Son Yazılar

İnsan aklı bilgisinin bir türünde kendine mahsus bir kaderle karşı karşıyadır: Öyle sorular ona musallat

Batı düşüncesi ve kritik denildiğinde akla Aydınlanma gelir. Aydınlanma’yı doğuran süreç (Reform–Rönesans) bir kriz, Aydınlanma

Matrix (1999) filminde dikkat çekici bir sahne vardır. Neo, Matrix’ten kurtarılıp ömrü boyunca hapsolduğu kapsülden

Hakikate Karşı Tutumlar Hakikat kelimesi iki yönlü kullanılır: Bir yandan “doğru”ya işaret eder, diğer yandan

Bilindiği üzere izâfiyetçilik, lehine, aleyhine ya da uzlaştırıcı bir söylem pratiği ekseninde ortaya konulan argümanlar

Düşünce tarihi, gerçek ile hakikat arasındaki yarıkları aşma gayretiyle anlaşılabilir. Doğu dinleri, yarığı spritüal aşkınlıkla