“Uygar. sıf. Nasıl türetildiği belli değildir; bâzı dilcilere göre kelime, ilk yerleşik medeniyeti kuran Uygur Türkleri’nin adından gelmiş olabilir, ancak u>a değişikliği açıklanamamaktadır)”1 “Uzun zaman önce, J. Derrida’yla bir akşam
“Hitler hadisesi neticesinde –bu ecnebi zat [H. Reichenbach] 1933’te … üniversiteden çıkarılan muhterem Türk mütefekkiri A. Naim’in yerine geçmek üzere– İstanbul’a gelerek, keza nasılsa ele geçirdiği bir selahiyet ile yegane
İnsan aklı bilgisinin bir türünde kendine mahsus bir kaderle karşı karşıyadır: Öyle sorular ona musallat
Batı düşüncesi ve kritik denildiğinde akla Aydınlanma gelir. Aydınlanma’yı doğuran süreç (Reform–Rönesans) bir kriz, Aydınlanma
Matrix (1999) filminde dikkat çekici bir sahne vardır. Neo, Matrix’ten kurtarılıp ömrü boyunca hapsolduğu kapsülden
Hakikate Karşı Tutumlar Hakikat kelimesi iki yönlü kullanılır: Bir yandan “doğru”ya işaret eder, diğer yandan
Bilindiği üzere izâfiyetçilik, lehine, aleyhine ya da uzlaştırıcı bir söylem pratiği ekseninde ortaya konulan argümanlar
Düşünce tarihi, gerçek ile hakikat arasındaki yarıkları aşma gayretiyle anlaşılabilir. Doğu dinleri, yarığı spritüal aşkınlıkla
Copyright © 2025 Teklif Dergisi | Tüm hakları saklıdır.