“Başka”nın Bilgisi Ahlâkî tecrübede “başka” kavramının hayâtî bir yeri vardır. Hatta “başka”nın bulunmadığı bir zeminde ahlâktan bahsedemeyiz. Kendi içine kapanmış bir bilinçte ahlâk tecrübesi ortaya çıkmayacaktır. Başkası söz konusu olduğunda
Günümüzde birbirinden keskin çizgilerle ayrı alanlar olarak telakki edilişini kanıksadığımız ve doğal karşıladığımız hukuk ile ahlâk ilişkisi, son birkaç yüzyıla kadar farklı bir şekilde mülahaza ediliyordu. İnsan eyleminin normatif açıdan
İnsanın eylemleri çeşitli açılardan farklı ilimlerin konusudur. Fıkıh ilminin konusu, şer’î hükümler açısından mükelleflerin amelleridir. İslâm kültüründe insanın eylemlerini ifade etmek üzere genellikle “amel”in yanı sıra “fiil” kelimesi de kullanılmıştır.
İslâm medeniyetinin zengin birikimi içerisinde teorik ahlâk meseleleri yalnız belirli bir türe münhasır olmanın uzağındadır. “Ahlâk” başlığını taşıyan ve amelî hikmetin (pratik felsefe) bir kısmı olan ilm–i ahlâk bu meseleleri
20. yüzyılda liberal eşitlik düşüncesinin muhtemelen en etkili temsilcisi John Rawls’dur (ö. 2002). Rawls’un A Theory of Justice (1971) isimli eseri, 20. yüzyılda ahlâk ve siyaset teorisinin seyrini derinden etkilemiş ve
İnsan, sadece Allahu Teâlâ’nın emirlerine riayet etmelidir. İslâm, Allahu Teâlâ’nın iradesine sorgusuz sualsiz tâbi olmak,
Modern sanatın yeni bir maneviyat, yeni bir metafizik hatta yeni bir din olarak Aydınlanma süreci
Hocam hoş geldiniz. Bugün imkânımız nispetinde sanat ile ilgili söyleşelim istiyorum. Siz uzun yıllardan beri
Gelenekselci İslam sanatı anlayışının çeşitli isimleri, alanın ne ölçüde Kur’ân–ı Kerîm öğretisinin hizmetinde bir sanat
Osmanlı–İslam Mûsıkîsi, “İnsan Merkezli” Bir Mûsıkîdir Allah, insanı yaratmayı murad etti, onu yeryüzünde kendisine halife
Copyright © 2025 Teklif Dergisi | Tüm hakları saklıdır.