Sanat ve ahlâk geniş anlamda pratik aklın tezâhürleridir. Sanat beceri gerektiren insan eylemine delalet ederken, ahlâk beceri türünden olsun veya olmasın doğrudan insan fiilinin yerleştiği çerçeveyi, normatif formu ifade eder.
Sanat ve ahlâk geniş anlamda pratik aklın tezâhürleridir. Sanat beceri gerektiren insan eylemine delalet ederken, ahlâk beceri türünden olsun veya olmasın doğrudan insan fiilinin yerleştiği çerçeveyi, normatif formu ifade eder.
Mecmeu’s–sulûk isimli eserde geçtiği üzere, fıkıh usûlü ve fıkıh ilimleri, dirâyet ilmi olarak da adlandırılır.
Sözlükte, kendisine bir başka şeyin dayandığı şey mânâsına gelir. Başka bir şeyin kendisi üzerine bina
Miladi 19. yüzyıl, yarım kalmış ihya teşebbüsleriyle doludur; bir seyl-i huruşan gibi gelen Batı istilası
el–Munkız, Gazzâlî’nin hem kendi hakikat arayışını, krizini ve hakikate ulaşma sürecini özetlediği hem de yaşadığı
“Bir yöntem olarak Kilise”nin, 14. ve 15. yüzyıllarda vuku bulan nedenlerle çökmesi ertesinde Batı Avrupa’da
Copyright © 2023 Teklif Dergisi | Tüm hakları saklıdır.