İnsan hayatta kalmaya ve hayatını kolaylaştırmaya çalışan bir varlık. Eldeki antropolojik verilere göre yerküre üzerindeki bulunuşunun ilk zamanlarından bu yana âletler, araçlar, (…) geliştirme kabiliyetine sahip olmuş. Yapabildiklerini daha etkili
Böylece Tanrı, özgürlük ile ölümsüzlüğü aklımın zorunlu pratik kullanımı amacıyla varsaymam bile olanaksızdır. Eğer teorik akıl için aynı zamanda [ölçüsüz] iç görü gibi bir boş savı yoksaymayacak olursam, aklın böyle
1. İnsan, arzu duyan ve irade eden bir varlık. Hal böyle olunca neye sahip olmayı arzuladığı ve neyi bilfiil kılmaya yöneldiği, varoluşsal bakımdan büyük önem arz ediyor. İnsan, hemen her
Bilindiği gibi mantığı, aramızdaki anlaşmazlıkları çözmek, birbirimizi ikna etmek, belli söylenilenlerden belli sonuçların çıktığını göstermek üzere bu itibarla da bir araç (organon) olarak geliştiriyoruz. Bu anlaşmazlıklar arasında metafizikle yani varlıkla
Gramatik olarak hemen her şeye fiil yüklenebilir. Ama dilbilimsel açıdan bunun yapılabilmesi öznede anılanı fâil kılmaz. Burada fâil olmak ile kasıt fiil üzerinden varlığa gelenin asıl sebebi olabilmektir. Benim kolumu
Kapitalizmin nefs–i emmârenin tüm gücünü arkasına aldığı ve kendisini vazgeçilmez olarak dayattığı bir çağda yaşıyoruz. Hemen herkes kapitalizmin nimetlerinden vazgeçmeden zararlarını bertaraf etmeni yolunu arıyor. Bu yollar, sosyalizm gibi yeni
“Dünya” sözcüğü, çok anlamlı bir sözcüktür. Müslümanların âşina oldukları bir bakış açısından “hayat” sözcüğünün bir sıfatıdır, âhiret hayatının öncesindeki hayatı betimler. Klasik bir perspektiften kendimizi içinde bulduğumuz sahnedir ki
Hakikat elimizin altında değil. Her şeyi zorlaştıran da bu, ilginç kılan da… İnsanlık hakikate sadık sözün peşinde bitmeyen, tükenmeyen bir arayışla mükellef. Birileri, iyi ki, uğraşıp didinip izlenebilecek yollar açıyorlar:
Başlıktaki “Yahudi sorunu” ifadesi ile kastedilen, Nazi Almanya’sının bir soykırım uygulayarak “nihaî çözüme” kavuşturmaya çalıştığı soruna (Endlösung der Juedenfrage) değil, Karl Marx’ın Alman tarihçi ve ilahiyatçı Bruno Bauer’in 1843 tarihli
“Değişmeyen tek şey değişimdir” mottosunun hemen her ortamda bir dirençle karşılaşmaksızın rahatça ifade edilebildiği tarihsel bir dönemde Müslüman olmak, naslara dayalı, bu itibarla da değişmeyen bazı hükümleri hayatın merkezine yerleştirmekle
“Gelecekle ilgili emin olabileceğimiz tek bir olgu var: Gelecek, kesinlikle inanılmaz olacak.” — Arthur C.
Ahlâk üzerinde düşünürken ilk çağların sadeliğini hasretle anmamak mümkün değildir. O devir, yalnız tabiatın eliyle
Allah sana afiyet versin, bu konuları bilmen ve onların imkânsız olduğunu düşünmemen gerekir. Bakırcının sana
Her çağ kendisine damgasını vuran gelişmesiyle tanımlanır. Teknolojinin bütün biçimiyle kendisini gittikçe daha fazla hissettirdiği
“Geçmişi kenara atmakla insan geleceğe olan inancını kaybetmiştir…” “Din artık halkın afyonu değil afyon (kumar,
“Ölçebildiğini ölç, ölçemediğini ölçülebilir hâle getir!” —Galileo Galilei “Eskiden insanların kulaklarına fısıldardık ve onlar da
Copyright © 2025 Teklif Dergisi | Tüm hakları saklıdır.