Din ve Tedeyyün Fatiha Sûresi Tefsirinden

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır



Ma‘nâ-yı ma‘rûfuna gelince: Din, zevi’l-‘ukūlü hüsn-i ihtiyarlarıyla bi’z-zât hayırlara sevk eden bir vaz‘-ı ilâhîdir.1 Burada biraz tevakkuf edelim.

Bu evvelâ dîn-i hakkın bir târifidir. Çünkü bi’z-zât hayra sevk-i hakīkī ancak ondadır. Edyân-ı bâtılada ise bu sevk vehmî olur. Onlar şerre, olsa olsa zâtında hayr olmayan iddi‘âî veya izâfî bir hayra sâik olabilir. Meselâ kendi nokta-i nazarına göre bir hayr gibi yalana, [84] yalancılığa ve hırsızlığa teşvik edebilir, çünkü hak ve hakikati akāidinin başına koymuş değildir. Binâen‘aleyh bu târif, dolayısıyla edyân-ı bâtılanın dahi mâhiyetini göstermiştir. Yani hakikatte böyle bir sâik-i ilâhî değil iken öyle tevehhüm olunan dinler de dîn-i bâtıldırlar. Sâniyen, dinin mahalli, şerâiti, semeresi, erkânı, yani cinsi ve fasl-ı mümeyyizi gösterilmiştir ve bu ma‘nâ-yı şer‘î “din” kelimesinin bütün me‘ânî-i lügaviyesini câmi‘dir.




Makalenin devamını okumak için Abone Olun