Dindarlık öğretisi, belki de religio sözcüğünün anlamını (bugün anlaşıldığı şekliyle) nesnel mânâda en iyi ifade edendir. Dindarlık Tanrı’ya ilişkin ahlâki yaratılışa dair iki belirlenimden oluşur: Tanrı korkusu, O’nun zorunlu ödeve
Ahlâkî bakımdan iyi bir yaratılışa sahip olan her insanın, iyilik ilkesinin rehberliğinde kötülük ilkesinin saldırılarına karşı hayat boyu devam etmesi gereken savaşı, ne kadar çabalarsa çabalasın, kötülüğün hâkimiyetinden kurtulmaktan daha
104. Din bahsinde çocukların eğitimine gelince ortaya çıkan ilk mesele çocuklara dinî düşüncelerin erken yaşlardan itibaren verilmesinin faydalı olup olmadığıdır. Eğitimle ilgili eserlerde bu bahiste pek çok şey yazılıp söylenmiştir.
Özgürlük kavramı, pratik aklın zorunluklu bir yasasıyla gerçekliği kanıtlandığı kadarıyla, şimdi saf aklın —hatta teorik aklın— sisteminde bütün yapının kilit taşını meydana getirir; sırf ideler olarak teorik akılda desteksiz kalan
Herhangi bir yolda etkileniyor olduğu sürece anımızın alıcılığını, tasarımlar alma yetisini duyarlık olarak adlandırırsak, o zaman buna karşı tasarımları kendisinin üretme yetisi, bilginin kendiliğindenliği ise anlaktır. Öyle bir doğamız vardır
Akla göre (yani nesnel olarak), hükûmetin (insanları etkileme) amacına ulaşmak için kullanabileceği özendirme tedbirleri arasında aşağıdaki düzen/sıra mevcuttur: Önce her birinin ebedî refahı, ardından toplumun bir üyesi olarak medenî refahı
Bu sorun insan türünün çözeceği hem en güç hem de en son sorundur. Sorundaki düşünceden açıkça belli olduğu gibi güçlük şuradadır: İnsan türdaşları arasında yaşadıkça bir yöneticiye ihtiyaç duyan bir
Ahlâkî bakımdan iyi bir yaratılışa sahip olan her insanın, iyilik ilkesinin rehberliğinde kötülük ilkesinin saldırılarına karşı hayat boyu devam etmesi gereken savaşı, ne kadar çabalarsa çabalasın, kötülüğün hâkimiyetinden kurtulmaktan daha
104. Din bahsinde çocukların eğitimine gelince ortaya çıkan ilk mesele çocuklara dinî düşüncelerin erken yaşlardan itibaren verilmesinin faydalı olup olmadığıdır. Eğitimle ilgili eserlerde bu bahiste pek çok şey yazılıp söylenmiştir.
Bu kitap, hiç kuşkusuz, bugüne kadar kapitalist zihniyetin doğasını ve gelişmesini açıklamaya çalışan pek çok
Kapitalizm, bir din olarak görülmelidir; yani kapitalizm esas itibarıyla, başından beri dinlerin/din adı verilenlerin cevap
Karl Marx’ın 1867 yılında yayımlanan Kapital: Politik Ekonominin Eleştirisi adlı eseri, düşünce tarihinde kaleme alınmış
Aydınlanma düşüncesi, sırf felsefî bir süreç değildir. Belki de felsefî süreç daha çok, varolagelen pratiğin
Tasavvufun teşekkül sürecini kapsayan ilk birkaç yüzyıl boyunca, ticaret ile ilişki biçimlerini ve benimsedikleri dünya
Copyright © 2023 Teklif Dergisi | Tüm hakları saklıdır.