Amellere ilişkin Kur’ân–ı Kerim’de ve hadis–i şeriflerde göze çarpan ayrımlar, genellikle amel–i sâlih/hasene ve amel–i sû’/seyyie (kötü amel) türlerinden bahsederken dinî ilimlerin gelişim sürecindeki temel tartışmalar, naslarda yer alan ifadelerin
Tasavvufun teşekkül sürecini kapsayan ilk birkaç yüzyıl boyunca, ticaret ile ilişki biçimlerini ve benimsedikleri dünya görüşüne bunların hangi açılardan mutabık olduğunu tespit etmek, toplum hayatına katılan birer özne olmaları bakımından
Tasavvuf geleneğinin ilk büyük eserlerinden el–Lüma‘nın müellifi Serrâc (ö. 378/988), sûfîlerin namaz ibadetinde dikkat etmesi gereken edeplerden (âdâb) bahsederken namazın ilk vaktini kaçırmamak adına “vakti bilme” işinin birtakım kaidelerinden bahseder.
Tasavvuf düşüncesinde aslın ne anlama geldiğine dair bir soruşturma, öncelikle kavramın içeriğine dair sûfîlerin öne sürdüğü görüşlerin çeşitliliği sorunuyla yüzleşmek zorundadır. Tıpkı “tasavvuf” ya da “mârifet” kavramlarının tanımı konusunda sûfîler
İlk tasavvuf yazarlarından Ebû Nasr es-Serrâc, (ö. 378/988) el-Lüma’ı niçin telif ettiğini izah ederken insanların sûfîler hakkındaki kanaatlerinin farklılaşmasına vurgu yapar. Ona göre sûfîler, hem “yüce mertebelere” çıkarılmakta hem küçümsenip
Tabiat kanunu kavramını tam olarak Descartes’ta buluruz. Metot Üzerine Konuşmalar’a (1637) Descartes, “Tanrı’nın tabiata yerleştirdiği
Hukuk felsefesi ve sosyolojisi alanında çalışmalar yapan Osman Vahdet İşsevenler tarafından kaleme alınan, Platon’da Varlık
Giorgio Agamben, modern düşüncenin arkeolojisini yapan istisna hali ve kutsal insan gibi anlama ve anlatma
Bu yazı, esas itibarıyla şer’î hükmün mahiyetine işaret ederek bugünkü anlamda yasa fikri ile aralarında
Elmalılı Hamdi’nin (ö. 1942) Metâlib ve Mezâhib tercümesinin meşhur “dîbâce”si, Hıristiyanlık–İslam ve modern Batı felsefesi–İslam
Copyright © 2023 Teklif Dergisi | Tüm hakları saklıdır.