Muğnî’den Adalet Üzerine

Bil ki, fâilin hasen olacak şekilde “mefulü” faydalandırdığı veya ona zarar verdiği her fiil, adalet ve hikmet niteliğine sahip olan fiillerdendir.  Ancak bizden bir fâilin bir fayda sağlamak veya bir zararı defetmek için “kendi şahsına” yaptığı fiiller, bu şekilde nitelenemez. Bu nedenle Zeyd’in yemesi, içmesi, işlediği mendup ve vacip fiiller hakkında “adalet” kullanılmaz. Buna karşılık […]

Kitâbu’t-tevhid’den Adalet Bölümü

Asıl olarak zulüm ve erdemsizlik (cevr ve sefeh) kötüdür, adalet ve hikmet ise iyidir. Ancak, tıpkı ilaç içme [örneğinde] zikrettiğim gibi, bir durumda hikmet olan şey bir durumda erdemsizlik, bir durumda zulüm olan şey bir durumda âdil olabilir. Sonra, bir şeylerin yenmesi ve içilmesi, yok edilmesi ve muhafaza edilmesi, ihtiyaçlar yahut cezalar veya hukuk vb. […]

Adalet. Kitâbu’ş-Şifâ, Metafizik’ten

Şimdi deriz ki; bilindiği gibi insan, zorunlu ihtiyaçlarında kendisine yardım edecek bir ortak olmadan işini yürütmeyi üstlenen yalnız bir bireyken geçimini iyi yapamamakla diğer canlılardan ayrılır. O, başka bir hemcinsiyle yeterli hale gelmesi gerektiği gibi, hemcinsinin de onunla ve benzeriyle yeterli hale gelmesi gerekir. Böylece birisi diğeri için buğday üretir, öteki beriki için ekmek yapar, […]

Adâletin Mahiyeti Üzerine

Uylaşımsal adâlete gelince; özel ve genel olmak üzere iki çeşittir. Bunlardan genel olanı, altınla yapılan ticaret gibi bütün insanların üzerinde anlaştığı şeydir. Yeryüzündeki insanların ittifakı tamamen bu yöndedir. Çünkü altın, bütün emek ve işin ölçütü ve tözlerin mutlak vekilidir. Bu, rıza ve uzlaşıyla olursa, rastgele ve şansla değil, aksine uzun bir araştırma (nazar), hayli bir […]

Dünyanın Salâhı ve Nizâmının Altı Esası

Bilinmek lazımdır ki dünyanın intizâm-ı ahvâli ve iltiyâm-ı umûru behemehal şu altı şeyin husûluna muallaktır. Gerçi o altı, dallanıp budaklanarak birçok kısımlara daha ayrılır ise de maksadımız kıvâm-ı kâinât, devâm-ı âsâyiş-i mevcûdâta hâdim olan nevâmisin başlıca esaslarını beyân olduğundan zikrolunan kavâide adem-i inhisâr ile itiraz kapıları açılmaz zannederim.  Gelelim o altı şeye; 1) İnsanlar tarafından […]