Spinoza’nın Etika’sı modern ve çağdaş Batı felsefesinde önemli bir yere sahiptir. 1677’de yayımlanan bu eser, insan ahlâkî yaşamına dâir son derece rasyonel ve sistematik bir yaklaşım sunar. Spinoza, bu eserde
Birbirini tekrar eden çalışmaların sayısından şikayet eden ve entelektüel özgünlüğü savunan söylem giderek yaygınlaşmaktadır. Bazılarına göre düşünce tarihi çalışmaları kesinlikle vazgeçilmezdir, ancak yetersizdir; zira özellikle çok çalışılmış eserler söz konusu
Gadamer’in 1960’da yayınlanan başyapıtı Hakikat ve Yöntem’in (Wahrheit und Methode) temel gayesi, başlığın da ifade ettiği gibi, sosyal bilimlerin yöntemlerinde hakikat fikrine yeniden yer verebilmektir. Kesinlik arayışından dolayı, özellikle modern
Bilindiği gibi İbn Sînâ, hariçte, zihinde, dilde ve yazıda olmak üzere dört varlık mertebesi belirler. Daha sonra klasikleşmiş bu tasnife göre lâfızlar, bu varlık mertebelerine denk bir şekilde şey, tasavvurât,
Fransızcadan çevrilen çalışmanın beş bölümü, 2001’den beri yazılmış farklı makalelerin gözden geçirilmiş ve zenginleştirilmiş versiyonlarından oluşur. Çağdaş fenomenolojin en önemli isimlerinden Jean-Luc Marion, daha önce veriliş ve doygun fenomenler hakkında
“Gelecekle ilgili emin olabileceğimiz tek bir olgu var: Gelecek, kesinlikle inanılmaz olacak.” — Arthur C.
Ahlâk üzerinde düşünürken ilk çağların sadeliğini hasretle anmamak mümkün değildir. O devir, yalnız tabiatın eliyle
Allah sana afiyet versin, bu konuları bilmen ve onların imkânsız olduğunu düşünmemen gerekir. Bakırcının sana
Her çağ kendisine damgasını vuran gelişmesiyle tanımlanır. Teknolojinin bütün biçimiyle kendisini gittikçe daha fazla hissettirdiği
“Geçmişi kenara atmakla insan geleceğe olan inancını kaybetmiştir…” “Din artık halkın afyonu değil afyon (kumar,
“Ölçebildiğini ölç, ölçemediğini ölçülebilir hâle getir!” —Galileo Galilei “Eskiden insanların kulaklarına fısıldardık ve onlar da
Copyright © 2025 Teklif Dergisi | Tüm hakları saklıdır.