Teoloji ve Metafiziğin Görünür Hale Gelmesi: Gaybın Kurumsallaşması

Şinasi Gündüz

Şinasi Gündüz



“Kelam/Logos insan olup aramızda yaşadı…” 

(Yuhanna 1:14)

 

Yuhanna İncili’ndeki bu ifade, Hıristiyan inancında bedenleşen bir tanrısal varlık olarak Tanrı Oğlu’nun İsa Mesih olarak enkarne olduğunu vurgular. Bununla Hıristiyanlık, Tanrı’nın İsa Mesih şeklinde enkarne olduğuna ve görünür hale geldiğine inanır. Nitekim aynı İncil’de İsa Mesih, kendisine “Bize Baba’yı göster” diyenlere “Beni görmüş olan, Baba’yı görmüştür. Sen nasıl, ‘Bize Baba’yı göster’ diyorsun? Benim Baba’da, Baba’nın da bende olduğuna inanmıyor musun?” (Yuhanna 14:9-10) diyerek kendisinde tanrısal varlığın görünür hale geldiğine dikkat çekmektedir. Hıristiyanlıkta tanrısal bir varlığın görünür hale gelmesi yalnızca Tanrısal Oğul, Kelam veya Mesih ile sınırlı değildir, örneğin teslisin üçüncü unsuru olan Kutsal Ruh da İsa Mesih’in vaftizi esnasında bir güvercin şeklinde görünür olmuştur.

Bu örneklerde olduğu gibi tanrısal bir varlığın maddî evrende görünür hale gelmesini ifade eden teofaniye yalnızca Hıristiyanlıkta değil birçok dinî gelenekte yer verilir. Başta çoktanrıcı, pagan inanç sistemleri olmak üzere birçok dinde metafizik varlıkların yeryüzünde görünür hale gelerek yeryüzündeki işleyişe müdâhil olduğu, insanlara hakikat yolunu gösterdiği ve inananlara destek sağladığı kabul edilir. Bu şekilde kutsiyetin metafizik âlemden maddî âleme inip görünür hale geldiğine inanılır. Mircae Eliade’ın hiyerofani terimiyle kavramsallaştırdığı kutsalın tezahürü, buna yer veren dinî geleneklerde yalnızca Tanrı ve metafizik âleme yönelik inanışlar bağlamında değil, iman ve ibadet esaslarıyla cemaatin ve sosyal yapının meşrulaştırılmasında da büyük önem arz eder. 




Makalenin devamını okumak için Abone Olun