Tahsin Görgün

Tahsin Görgün

Serbest, Serseri, Özgür

1. Özgürlük, insanın kendi saadetini, yani kemalini arama imkânıdır. Ve bu imkânı ondan kimse alamaz. Ancak kendisi, kendisine sunulan imkânı fark etmeyerek veya ihmal ederek, kendi kemalinden eksik kalabilir. İnsan kemalini

1. Günümüzde iktidarın en önemli başarısı, kendisini gizleyerek etkin olmayı başarmasıdır. İktidar dediğimizde aklımıza hemen dar anlamı ile siyaset ve siyasî iktidar gelmemelidir; iktidar siyaseti de ihtiva etmekle birlikte, siyaseti

A daletin, her şeyi yerli yerine yerleştirmek/koymak olduğu ile ilgili formel tanım, şeylerin yerlerinin nasıl belirleneceği sorusu ile birlikte, bir belirsizlik kazanıyor. Yerini bulmak ve yerinde olmak, bu cihetten mutlak

I Nereden başlayacağız sorusuna verilebilecek en isabetli cevap, bulunduğumuz yerden olacaktır. Aslında bütün anlamlı sorular bir yerde bulunan insanın/insanların, oradan hareketle sordukları sorulardır. Buradaki yer, duruma göre hakiki veya gayri

19. yüzyılın başlarında, Almanya’nın Fransız ordularının işgalinden kurtuluş mücadelesi vermeye çalıştığı şartlarda, Almanya’da aydınlar arasında Alman milletinin manevî varlığını muhafaza edecek, mevcut sorunlarla, sadece Almanları düşünerek değil, Almanya dışında yaşayan insanlara

1. Türkiye ve İslam dünyası bir buçuk asırlık bir süredir yaşadığı olağanüstü şartları aşarak normalleşmenin yollarını ararken, bu arayışta kendisine bilgiyle refakat edecek en önemli kurum/müessese üniversite olmak durumunda. Üniversite

1.Karşı karşıya kaldığımız bütün sorular ve sorunlar insanla başlar, insanla devam eder ve insanda/la biter. Varlık ve oluş kadar bilgi ve değer de insanda ve insanla hakikatini bulur. İlim, sanat,

  1. Siyaset, başkaları ile birlikte yaşamak zorunda olan insanların fert ve tür olarak kemalini aramasının makul yolu ve düzenini ifade eder. Bu düzen mahiyeti itibariyle tümel/küllî ise de insanların

1. Üniversite, ait olduğu toplumun kendine ilişkin şuurunu temsil eder. Türkiye’de üniversite mevcut haliyle kurulurken, bir cihetten böyle bir şuuru/yönelişi temsil ediyordu: Garp medeniyetini üstlenmeye yönelmiş, medenî milletler arasında yer

1.Nesefi akaidine “ehl–i hakk şöyle dedi” şeklinde başlamaktadır. Burada iki kavram önemlidir, birisi hakk diğeri ehl. Hakikati söyleyebilmenin ön şartı, o hakikate inanan bir toplumun mensubu olmaktır; bu mensubiyet insana

Son Yazılar

İnsan, sadece Allahu Teâlâ’nın emirlerine riayet etmelidir. İslâm, Allahu Teâlâ’nın iradesine sorgusuz sualsiz tâbi olmak,

Modern sanatın yeni bir maneviyat, yeni bir metafizik hatta yeni bir din olarak Aydınlanma süreci

Hocam hoş geldiniz. Bugün imkânımız nispetinde sanat ile ilgili söyleşelim istiyorum. Siz uzun yıllardan beri

Gelenekselci İslam sanatı anlayışının çeşitli isimleri, alanın ne ölçüde Kur’ân–ı Kerîm öğretisinin hizmetinde bir sanat

Osmanlı–İslam Mûsıkîsi, “İnsan Merkezli” Bir Mûsıkîdir Allah, insanı yaratmayı murad etti, onu yeryüzünde kendisine halife